Nişantaşı Üniversitesi Maslak yerleşkesinde düzenlenen kurultaya denizcilik camiasından önemli isimlerin yanı sıra medya sektörünün duayen isimleri de konuşmacı olarak katıldı.
Kurultayın açılış konuşmacısı olarak kürsüye gelen İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, iklim değişikliğinin çok boyutlu ve karmaşık bir sorun olarak geleceğimizi tehdit ettiğine işaret ederek bunun önüne geçebilmek için herkesin çok daha duyarlı davranması gerektiğini dile getirdi.
Günümüzde denizlerdeki yüksek kirliliğin çok önemli bir kısmını karasal atıkların oluşturduğunu sözlerine ekleyen Kıran, denizcilik sektörünün çevreye duyarlı bir sektör olduğunu ve yakın gelecekte yürürlüğe girecek olan International Maritime Organization (IMO) kurallarıyla da bunun daha üst seviyelere çıkacağını belirtti.
Çevreye en duyarlı taşımacılık modu denizcilik
Kurultayın bir diğer açılış konuşmacısı Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar da dünyanın en önemli sorunlarından biri olan iklim değişikliğinde endüstri kaynaklı karbon salınımlarının önemli bir rolü olduğuna işaret ederek denizcilik sektörünün bu anlamda en duyarlı sektörlerden olduğunu vurguladı.
‘’Denizcilik çevreye en duyarlı taşımacılık modudur ancak bu yeterli değil’’ diyen Ünüvar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
IMO kararları doğrultusunda gemilerden salınan sülfür oranının yüzde 0,5’e düşürülmesi amaçlanıyor. 2050 yılına kadar karbon salınımının da yüzde 50 azaltılması amaçlanıyor. Yeni gemiler bu kurallara uygun dizayn ediliyor. Aynı zamanda gemilerde alternatif yakıtlara bit yönelim söz konusu. Gemi inşa sektörümüz de bu gelişmeleri yakından takip ederek alternatif yakıtlı feribotlar, römorkörler inşa etmektedir.
Açılış konuşmalarının ardından İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran moderatörlüğünde düzenlenen “İklim farkındalığı ve temiz denizler açısından medyanın toplum üzerindeki etkileri” konulu oturumda gazeteciler Gökhan Abur, Meliha Okur, Mahmut Övür, Oğuz Haksever ve Onur Kumbaracıbaşı konuşmacı olarak yer aldı.
LNG uzun vadeli bir çözüm değil
Öğleden sonra gerçekleşen ‘’ iklim değişikliği tehdidi altında denizler, denizcilik ve gemiler’’ konulu oturumun moderatörlüğünü gerçekleştiren BIMCO ve TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şadan Kaptanoğlu, denizlerde yaşanan kirliliğin çok büyük bir kısmının karasal kaynaklı olduğunu ve denizcilik sektörünün çevre kirliliğine etkisi çok düşük sektörlerden biri olmasına rağmen mevcut etkilerin de ortadan kaldırılması veya en aza indirilmesi konusunda çalışmalar yürütüldüğünü dile getirdi.
Daha çevreci gemiler ve daha çevreci yakıtlar üzerine dünya denizciliğinin çalışmalar yaptığını belirten Kaptanoğlu, son yıllarda fosil yakıtlardan LNG yakıtlara doğru bir yönelim olduğunu ancak LNG yakıtların da uzun vadeli bir çözüm olamayacağına dikkat çekti.
IMO kuralları fırsat doğuruyor
Oturuma konuşmacı olarak katılan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürlüğü Çevre Dairesi Başkanlığı Koordinatörü Dr. Murat Korçak da IMO tarafından getirilen çevreci kurallar ve uygulamaları hakkında bilgi vererek IMO’nun gelecek yıllardaki hedeflerinden söz etti. IMO tarafından belirlenen bazı hedeflere mevcut teknolojilerle ulaşılmasının pek mümkün olmadığını, bu nedenle söz konusu alanlarda çok ciddi ar-ge çalışmaları yapılması gerektiğini dile getiren Korçak, gelişmekte olan ülkeler için de bu durumların bir fırsat olduğunu söyledi. IMO Ballast Water System kuralı için karar aldığında piyasada buna ilişkin bir ürün olmadığını ancak süreç içerisinde yapılan çalışmalarla gerekli ürünü ortaya çıkardığını sözlerine ekleyen Korçak, ‘’Denizcilik sektörünün çevre etkileri taşınan yük ile kıyaslandığında diğer sektörlere oranla en düşük olandır. Gemiler büyüdükçe daha fazla yük daha az yakıtla taşınabilir hale geldi. Böylece fosil yakıtlar nedeniyle çevreye verilen etkiler de azalıyor’’ dedi.
Mevcut teknolojilerle hedeflere ulaşmak zor
Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Teknik Komite üyesi Prof. Dr. Mustafa İnsel de kurultayda yaptığı konuşmada gemilerin daha çevreci olması yönünde atılan adımlar ve alınan kararlara ilişkin değerlendirmelerde bulunurken temel konunun fosil yakıtlara alternatif yakıtların gemilerde kullanılabilirliği olduğuna değindi. Günümüzde bu çerçevede gemiler inşa edildiğini ancak bunların feribot, yat veya römorkör gibi küçük tonaj deniz araçları olduğunu vurgulayan İnsel, yüksek tonajlı ticaret gemilerinde elektrikli veya hibrit sistemli makinelerin kullanımının oldukça zor olduğuna değindi. LNG yakıtla çalışan gemilere bir yönelim olduğunu da belirten İnsel, LNG’nin de uzun vadede bir çözüm olamayacağını, gemilerin gövde yapılarının değiştirilmesi veya kullanılan boyaların türünün değiştirilerek daha az sürtünmeyle gemilerin yol alabilmesinin de çok verimli yöntemler olmadığını söyledi. İnsel, mevcut teknolojilerle gemilerin daha az karbondioksit salınımı gerçekleştirmesinin en verimli yolunun gemi hızlarının düşürülmesi olduğunu ancak gemi sevk ve idaresi bakımından da geminin belirli bir hızın altına düşemeyeceğini sözlerine ekledi.