Hayat kimi zaman güneşli havada usul usul esen bir rüzgâr, kimi zamansa bulutlar, yıldırımlar taşıyan bir fırtına. İnsan da o rüzgârla savrulan yapraklar gibi.
Elbette yalnızca rüzgâr belirlemiyor insanın tüm bir yaşamını; tırnaklarla, ellerle, kollarla, emekle tutunuyor herkes köşe başlarına, gözüne kestirdiği yöne dönebilmek için o rüzgâr altında.
Hikâyemiz de böyle bir hikâye…
Hafif bir meltemle başlayıp, yön değiştiren rüzgârla bambaşka bir yola giren ve tırnaklarla kazına kazına şekil verilen bir hayatın hikâyesi.
Kahramanımız, Darıca’da yaşayan bir müzisyen. Necmettin Gezginci. Hayatını sahnelerde kazanan bir genç…
Onun yönünü değiştiren rüzgâr ise bir kız arkadaş ‒sevginin gücü karşısında durmak zordur ne de olsa…
Kız arkadaşı ile evlenme kararı aldıklarında değişir Necmettin Gezginci’nin yolu: Arkadaşının, babasının müzisyene kız vermeyeceğini söylemesiyle… O bilindik hikâye yani: Gerçek(!) bir iş beklentisi.
Genç Necmettin hemen bir çıkış yolu aramaya başlar. Sonunda da bulur. Oturdukları apartmandan bir arkadaşının babasının yanında işe girer. Komşularının iş yeri Tuzla’dadır, faaliyet gösterdikleri alan ise denizcilik sektörüdür. Evlilik için engel ortadan kalkmış, Necmettin Gezginci yepyeni bir alanda çalışmaya başlamıştır. Gezginci bu şekilde geçer müzisyenlikten denizcilik sektörüne. Yıllar içinde sektöre iyice alışır. Sonunda da 1991 yılında aynı alanda faaliyet gösteren Gündoğdu firmasına transfer olur. Burası daha geniş müşteri portföyüne sahip bir işyeridir. Hal böyle olunca Necmettin Gezginci’nin gelişimi de daha hızlı olur
Burada sektörün önde gelen isimleriyle ilişkileri de gelişir Necmettin Gezginci’nin. Müşterilerle kurduğu iyi ilişkiler, açılacak yeni kapıların habercisi olur. İşler, aynı zamanda yeni kurulan dostluklarla beraber yürür. Dostlar arasında Hicabi Soytürk ve Murteza Hızlı da vardır. Bu üçlü arasında dostluk ilişkisi her geçen gün gelişir ve zamanla ortaklığa evrilecek bir yol bulur. Böylece, 1996 yılında bu üç isim, bugün sektörün en önemli yan sanayi firmalarından biri olan Soy Tekniği kurar. Necmettin Gezginci, müzisyenliği hobi olarak hâlâ devam ettirir ama o günler çok çok gerilerde kalmıştır artık.
Bu ortaklık her geçen gün gelişerek yeni girişimlere kapı açar. 2010 yılında aynı üçlü Mercan Panel’in temellerini atar. İki firma da sektörde adlarından başarıyla söz ettirerek faaliyetlerini yürütür.
Ancak Necmettin Gezginci’nin farklı kişiliğidir bu hikâyeyi farklı kılan. Bir taraftan işlerini sürdürürken diğer taraftan müzikle ilişkisini sürdüren Necmettin Gezginci, bu kez spora merak salar. Başlangıç 2002 yılında aikido ile olur. Necmettin Gezginci’nin bir arkadaşı vasıtasıyla başladığı bu Uzakdoğu sporu yeni bir yolun başlangıcıdır. Necmettin Gezginci aikidoyu iki yıl sürdürür. Ardından yeni spor dalları gelir. Bu kez Tayland boksudur Necmettin Gezginc’nin ilgi alanı. Türkiye’nin en iyi hocalarından Hayrullah Camadan’dan ders alır yıllarca. Bu arada birçok salonda spor yapmaya devam eder.
Yıl 2017 olduğunda ise spor sevgisini bir başka boyuta taşır Necmettin Gezginci. Spor yaptığı bütün o yıllar boyunca hissettiği bir eksiklik iter onu bu yola. Kikboks, Tayland boksu ve benzeri sporların yapıldığı salonlarda gördüğü sorunlar, onun bu işe de el atmasına neden olur. Bu salonlarda ortam pek iyi değildir, duşlar sorunludur; havalandırma, kafe, bar yoktur vs… Oysa Necmettin Gezginci bu sporları yapanların daha iyi şartlarda çalışabileceklerini düşünmektedir. Böylece 2017 yılında kendi yerini açar. Müzisyen Necmettin Gezginci, gemi inşa yan sanayindeki firmalarına bir de spor salonu girişimini eklemiştir.
Aslında hayalindeki salonunu açar Gezginci. Uzakdoğu sporlarının yalnızca gençlerin değil, iş dünyasının da ilgisini çektiğinin bilincindedir. Salonunda dolaplar bile takım elbise ve ceketin sığabileceği ölçülerde tasarlanır. Havalandırmaya özen gösterilir, duşlar tertemizdir; hepsi alanında uzman olan Türkiye’nin önemli hocaları tesiste çalışmaya başlar… Kısacası yüksek standartlarda bir salonu Tuzla’da hizmete açar Necmettin Gezginci. Başlangıçta amaç bu işi hobi olarak yürütmektir ama gelişmeler, Gezginci’nin bu işte de hedeflerinin ötesine geçtiğini gösterir. Böylece spor salonu da Necmettin Gezginci’nin yeni faaliyet alanı olarak diğer işlerinin arasında yerini alır.
Necmettin Gezginci, hayata atıldığı ilk yıllarda geçimini sağlayan müziği hiçbir zaman bir kenara bırakmaz, hobi olarak da olsa müzikle ilişkisini sürdürür; ama aynı zamanda denizcilik sektörünün en dikkat çekici yan sanayi firmalarından ikisinin ortaklarından biri olarak iş hayatındaki gelişimini de başarıyla devam ettirir. Ve en sonunda da hobi olarak başladığı sporu bir ticari faaliyet olarak yaşamına monte eder.