İsrail Gazze saldırısına devam ederken 1960’larda Süveyş Kanalı’na alternatif olarak önerilen tartışmalı Ben Gurion Kanalı Projesi için işgale devam ettiği akıllara gelen sorulardan . Adını İsrail’in kurucu babası David Ben-Gurion’dan alan 1960’ların sonlarında tasarlanan proje, Avrupa ile Asya’yı birbirine bağlayan ana nakliye yolu olan Süveyş Kanalı’na alternatif bir rota yaratmayı amaçlıyor. Ben Gurion Kanalı Projesi’nin tarihsel bağlamını , önemini ve Süveyş Kanalı’nı çevreleyen karmaşık jeopolitiği derinlemesine incelemek hayati önem taşıyor .Bölgenin sürekli gelişen dinamikleri açısından İsrail tarafından kontrol edilen alternatif bir kanalın stratejik öneminin altını çizmemiz gerekiyor.
Ben Gurion Kanalı Projesi Nedir?
Ben Gurion Kanalı projesi, 1960’larda İsrail’in Kızıldeniz’i Akabe Körfezi’nin güney ucundan Akdeniz’e bağlama önerisiydi. Rota, liman kenti Eilat ve Ürdün sınırı üzerinden, Arabah Vadisi boyunca, Necef çölü ile Ürdün Yaylaları arasında yaklaşık 100 kilometrelik bir su yolu hattı planlandı. Daha sonra Gazze Şeridi’ni geçip güzergahı kısaltmak için kuzeye yönelerek projenin güzergahını revize ettiler.
Ben Gurion Kanalı 1800’lerde İngiltere’nin dile getirdiği bir projeydi. Dönemin teknolojik şartları projenin rafa kaldırılmasına neden oldu. Proje Süveyş Kanalı’nın millileştirilmesinin ardından 1963’te ABD tarafından bir kez daha gündeme getirildi. O dönemde 575 milyar dolara mal olacağı düşülünen proje Arap devletlerinin çok büyük tepkisine neden olacağı düşüncesiyle yeniden rafa kaldırıldı .Ayrıca kanal ile yalnızca yeni bir ticaret yolu değil rota boyunca inşa edilecek otel, restoran ve eğlence merkezleriyle Ortadoğu ve Arap yarımadasında yeni bir cazibe merkezi oluşturulması da hedeflenmektedir.
Ben Guriona Adım Adım…
Süveyş Kanalı, Asya ile Avrupa arasındaki en kısa deniz yolunu sağlıyor ve şu anda dünya ticaretinin yaklaşık yüzde 15’i gerçekleştiriyor.
Süveyş Kanalı’nın Zaman Çizelgesi
1858 – Fransız Süveyş Kanalı Şirketi, kanalın inşası için 99 yıllık kira sözleşmesiyle kuruldu .
1868 – Süveyş Kanalı açıldı.
1875 – Süveyş Kanalını işleten Şirketi, İngiltere’nin %44 hisse satın almasının ardından Fransız-İngiliz mülkiyetine geçti.
1888 – Konstantinopolis Uluslararası Sözleşmesi kanalın ücretsiz kullanımını garanti edildi.
1956 – Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdülnasır, Süveyş Kanalı Şirketini millileştirdi.1956 – Süveyş Krizi, Üçlü Saldırının ardından kanalın kapatılmasıyla sonuçlandı.
1957 – Süveyş Kanalı yeniden açıldı. 1961 – Daha büyük gemilerin geçişine olanak sağlayan Nasser Projesi başladı.
1967 – Mısır, İsrail’le Altı Gün Savaşı’nın başlamasının ardından Süveyş Kanalı’na erişimi kapattı.
1975 – Mısır Cumhurbaşkanı Enver El Sedat Süveyş Kanalı’nı yeniden açtı.
İsrail Bu Projeyi Neden Önerdi?
1888 yılında dönemin büyük Avrupalı güçleri tarafından imzalanan Uluslararası Konstantinopolis Sözleşmesi, bir zamanlar savaş ve barış zamanlarında tüm gemilere Süveyş Kanalı’ndan geçiş hakkını garanti ediyordu. Ancak Süveyş Kanalı’nın 1956 yılında Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdülnasır tarafından millileştirilmesinin ardından, 1948’de İsrail’in kurulması ve Nakba olarak da bilinen Filistinlilerin şiddet yoluyla yerinden edilmesinin ardından Mısır, kanala erişimi birkaç kez kapattı . Mısır, 1948’den 1950’ye kadar İsrail gemilerinin kanala erişimini engelleyerek Doğu Afrika ve Asya ile ticaret yapma olanağını etkilemiş ve Körfez bölgesinden petrol ithal etme olanağını engellemişti. Süveyş Kanalı’na erişim, Süveyş Kanalı’nın kontrolünü yeniden ele geçirmek ve Nasır’ı iktidardan uzaklaştırmak isteyen İsrail, İngiltere ve Fransa arasındaki ittifakın da dahil olduğu Mısır’a karşı Üçlü saldırının ardından 1956’da tüm uluslararası gemi taşımacılığına kapatıldı. Bunun akabinde uluslararası ve ekonomik sonuçları olan bir krize dönüştü. Süveyş Kanalı da 1967’de, Arap-İsrail Savaşı olarak da bilinen Altı Gün Savaşı’nın başlangıcında, İsrail ile Arap devletlerinden oluşan bir koalisyon (başta Mısır) arasında gerçekleşen savaşta sekiz yıllık bir süre boyunca kanal kapatıldı. Tüm kara ticaret yolları Arap devletleri tarafından kapatıldığında, İsrail’in Doğu Afrika ve Asya ile özellikle de Basra Körfezi’nden petrol ithal etmesi engellendi. Kanalın kapatılması aynı zamanda dünya ticaretinde de önemli ve beklenmedik bir şok yarattı ve küresel ticareti sekteye uğrattı. Süveyş Kanalı’na bir alternatif, özellikle de Batı’nın kilit müttefiki İsrail’in yetkisi altındaki bir alternatif, Süveyş Kanalı ve Tiran Boğazı’nın Mısır tarafından İsrail’e veya müttefiklerine karşı bir koz olarak kullanılma potansiyelini ortadan kaldıracaktır. Kanal Mısır’ın ekonomik merkezi olsa da, ülkeye yatırım çekiyor ve hizmetlerin ve endüstrilerin gelişmesine yol açıyor.Ben Gurion Kanalı, inşa edilmesi halinde Süveyş Kanalı’na rakip olacak ve Mısır için büyük bir mali tehdit oluşturacaktır. Eğer Kanal yapılırsa , mevcut 193,3 kilometrelik Süveyş Kanalı’nın neredeyse üçte biri kadar uzun olacak ve onu kontrol eden Ülke küresel petrol, tahıl ve nakliye yolları üzerinde büyük bir etkiye sahip olacak.
Gazze Neden Önemli?
ABD bir zamanlar kanalın oluşturulmasına yardımcı olmak için Negev Çölü’nde yaklaşık 520 nükleer bomba kullanmayı teklif etmişti. Gazze yerle bir edilirken, kanalın yönünü Filistin bölgesinin tam ortasından geçirerek kelimenin tam anlamıyla işi kolaylaştırma ve maliyetleri düşürme planlarının olduğu iddia edildi. Ancak Filistinlilerin varlığı Proje için engel teşkil ediyor. İsrail kuşatma altındaki bölgeye saldırı başlattığından beri, kuzey Gazze’yi amansızca bombalayarak Filistin halkını güneye doğru itti. Filistin Merkezi İstatistik Bürosu’nun istatistiklerine göre en az 400.000 Filistinli kuzeyden güneye doğru yerinden edildi. Yaklaşık 800.000 Filistinli “kuzey” olarak kabul edilen bölgelerde, yani Gazze Vadisi’nin kuzeyinde kaldı. İsrail’in çoğunlukla kuzeyi hedef alan gelişigüzel bombalama stratejisi Gazze’de onbinlerce insanın ölümüne yol açtı.
Süveyş Kanalı’nın Dikkat Çekiciliği ve Husilerin Etkisi
Kanal 1869 yılında açılmış ve dünya deniz ticaretinde devrim yaratmıştır. 2022-23 yılında Süveyş Kanalı’ndan yaklaşık 26.000 gemi geçti ve bu, küresel taşımacılığın yaklaşık %13’ünü oluşturdu. Bu güzergahı kullanarak Avrupa ile Asya arasında seyahat eden gemilerin Afrika kıtasını dolaşmasına gerek kalmıyor. Kanal Londra ile Mumbai arasındaki mesafeyi %41’den fazla azaltıyor. Mısır, yerel ekonomisine sağladığı faydaların yanı sıra, elde edilen tüm geçiş ücreti gelirlerini de tahsil ediyor. Dünya Bankası’na göre , 2022-23 yıllarında Mısır’ın Süveyş Kanalı İdaresi geçiş ücreti gelirlerinin 9,4 milyar dolara ulaştığını söyledi.
Yemen’deki İran destekli Husiler, Hamas’a destek için uluslararası gemileri hedef alınca, dünyaca ünlü konteyner taşımacılık şirketleri, “Gözyaşı Kapısı” denilen Babul Mendeb Boğazı’ndan geçişleri durdurdu. Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’den geçen sivil ticari gemilere yönelik saldırıları artarken, dünyanın önde gelen küresel denizcilik firmalarının rotalarını yeniden çizmek zorunda kalması küresel deniz ticaretini sekteye uğrattı. Kızıldeniz, petrol ve sıvılaştırılmış doğalgaz sevkiyatının yanısıra tüketim malları için de dünyanın en önemli rotalarından biri. Güneyinde “Gözyaşı Kapısı” olarak da bilinen Babu’l Mendeb Boğazı ve kuzeyde Süveyş Kanalı bulunuyor. Husiler, Hamas’a destek vermek için kasım ayından bu yana İsrail kargolarını taşıdıklarını düşündükleri Babu’l Mendeb Boğazı’ndaki gemileri hedef alıyor. Kızıldeniz’in alternatifi Ümit Burnu’nu dolaşmak bu da doğrudan taşıma maliyetlerini arttırmakta.
Politik Çıkarım
Ben Gurion kanalının Akdeniz ağzı tam olarak Gazze şeridinde bir yere rast geliyor. O yüzden ya dönüp daha kuzeye gidecek, ya da Gazze boşaltılıp oradan geçirilecek. İsrail’in işgal ve soykırım sürecinde Kuzey Gazze’nin boşaltılması, kanalın kısa ve daha düz yapılabilmesi için ara çözüm veya ilk adım gibi. Cumhurbaşkanı Sisi’nin son günlerdeki Türkiye yaklaşımının perde arkasında Ben Gurion Kanalı projesinden duyduğu korku var. Zira bu onun Mısır’a diz çöktürme kararlılığından başka bir şey değildir ve geçebileceği ikinci bir kapı yoktur.
TÜRK DEGS ARAŞTIRMACILARI GÖRKEM OVALI – SİNAN EROĞLU